Ana içeriğe atla

Hafıza Kırıntıları -14

- "Nitelikli insan, kendisine kolay gelen işlerin diğer insanlara da kolay geleceği düşüncesinde olur." Bu hipotez Dunning- Krueger Sendromu'nun başka bir açısı ancak doğru bir açısı. Genellikle Dunning-Krueger'ı dar anlamda "cahil cesareti" olarak adlandırırız. Ama bu durumda bu halin bir kısmı açıkta kalıyor. Bu hipotezi tamamlayan diğer açısı.. Dunning-Krueger sadece genel ya da özel anlamda bir konu ile ilgisiz ya da cahil kişilerde oluşan bir durum değildir. Aynı etki kendi alanında çok fazla yetkin olan insanlarda da diğer insanların kendileri gibi olduğu düşüncesi ile de tezahür edebilir. İşin ilginç tarafı bir yerde Dunning-Krueger aslında o kadar da kötü, istenmeyen bir şey de değildir. Çünkü bu cehalet hali bize ciddi bir cesaret'i de yanında getirir. Buda başarılı olmak konusunda bize epey bir yol aldırabilir.

- "İnsanlaɾ, eylemleɾinin bilincinde olup bu eylemleɾi beliɾleyen nedenleɾden habeɾsiz olduklaɾı için özgüɾ olduklaɾına inanıɾlaɾ. " - Spinoza

-"Amaç hiç kimsenin görmediği bir şeyi görmek değildir. Herkesin gördüğü bir şey hakkında kimsenin henüz düşünmediği bir şeyi düşünebilmektir." - Erwin Schrödinger.

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Akademik Unvan Konusu

Eğer bu camiaya uzaksanız unvan/ünvan konusunun ne derecede (!) önemli olduğunu pek bilemeyebilirsiniz. Türk akademik camiasında unvan(bundan sonra böyle diyeceğim) her şeydir. Gerisi teferruattır. Bilenler bilir... Demiştik. Unvan önemli diye. Akademisyenler içerisinde hayat, memat meselesi olan bu unvanlar ancak sahipleri tarafından bir türlü doğru yazılmaz ya da ne anlama geldiklerini - abartmıyorum -%80'i bilmez. Peki doğruları nedir? Bu yazının konusu bu olacak. Dilim döndüğünce. Aslında akademik unvanlar ülkeden ülkeye hatta bilim dalından bilim dalına bile çok değişkenlik göstermekte . Aşağıda Engin Arık hocanın blogundan derlediğim genel bir unvan açıklaması var. Kaynaklar :  [1] , [2] , [3] , [4] Öncelikle Unvan / Ünvan konusunu açıklığa kavuşturalım. TDK sözlüğüne göre doğru yazılış unvan. Yani isim, san manasında. Ünvan diye kullanımları da var ancak Türkçe Dili Resmi Sözlüğüne göre UNVAN. Akademik unvanlar ülkemizde Resmi olarak 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu

Co-Creation Dedikleri Şey.

Aslında Türk iş dünyasının ingilizce, türkçe karışık saçma sapan jargonundan hiç hazetmem. Bana çok itici gelir. Ancak bu dünya da bu şekilde konuşmak sanki bir iştir ya da gerekliliktir. Ne kadar tuhaf ve acayip konuşursanız o kadar adam yerine koyarlar. Oysa ki sizi anlamışlar mıdır?. Kesinlikle hayır. Bu konuda benim çok sevdiğim bir yazı var. Merak edenlere buyrun buradan ... .

Şirketim Güzel Şirketim

İlk kez Hafıza Kırıntısı serisine bir saplama yapıp başka bir konuda "Fikrimi" belirtiyorum. Çünkü doldum yine. Bir şekilde boşaltmam lazım zihnimi. Çünkü bu beni rahatsız ediyor. Son zamanlarda, yıllarda ülkede bir girişim saçmalığı almış başını gidiyor. Saçmalık diyorum çünkü yapılan organizasyonlar oluşturulmaya çalışılan girişimler vs hepsinde ciddi yapısal ve fikri sorunlar var. Ülkede ,genel olarak en iyisini yaptığımız, sadece "mış gibi" yapıp olayı kapatıyoruz. Doğal olarak bu işinde piyasasında ve sektöründe burada saymayacağım bir kaç kafada, şanslı tipler var. Onlarda şişik egolarını dahada katlamak için yoğun çaba içerisinde. Ama ortada iş filan yok. Sadece "yaparmış gibi yapmak" var. Yoğun bir şekilde yüksek meblağlar dönüyor ortada. Ama bu kimin parası nasıl ortaya çıktı soran yok. Bunlar olurken bu tiplerde burada oluşturulan bol "aaayyy ne başarılı. Biliyor musun sıfırdan gelmiş." kalesinde mutlu mesut hiç bir işe yaramadan yaşı